29 Ekim 2014 Çarşamba

Neler Oluyor!! 4. Ay

Oğlum bu ayda sürekli ellerine bakıyor. Canım oğlum aynı zamanda bir ayağından destek alıp poposunu kaldırıp dönmeye çalışıyor. O kadar çok uğuldanıyor ki neredeyse konuşacak.

4 Ekim Ankara : Artık uzun kahkahalarına ve kıkır kıkır gülüşlerine şahit oluyoruz.



Gülücüklü

Böyle daha iyi oldu. Canım oğlum gülüşün eksik olmasın yüzünden.

Neler Oluyor!! 5. Ay

Artık bloğuma ayırabileceğim öyle uzun vakitlerim yok. Şuan da o kadar dinlenmeye ihtiyacım var ki:)
Neyse ki oğlum 5. Ayına girdi. Sağlığı sıhhati yerinde. Tek sıkıntımız sürekli keşif yapmak istemesi. Oyundan, uzun süre aynı ortamda kalmaktan ve hep beni görmekten sıkılıyor. Buna sıkıntı diyorum çünkü Yavuz u oyalamak giderek zorlaşıyor. Kucakta evin farklı odalarını gezdirmek, konuşmak, oyunlar yapmak bütün enerjimi alıyor, belim kopuyor. Akşam bitkin bir halde eşimin gelmesini dört gözle bekliyorum. Bir saat onunla oyalansa benim icin kar. Bende bu sırada yemek, temizlik ve diğer kalan işlerimi halletmeye çalışıyorum. İnanın bunlar bile bana iyi geliyor:) 

Gerçekten çok değişik sosyal bıcır bıcır bir bebek bu. Herkese gülücük saçıyoruz. Kahkahalar atıyoruz. Bu ayında özellikle değişik kuş cıvıltıları gibi neşeli sesler çıkarıyor. Aynı zamanda kendi kendine  uğuldanıp nefesini sesli bir şekilde bir içeri çekiyor bi dışarı:D dedimya ilginç oyunlar. Oğluşu gören insanlar onun bu haline bayılıp hayretle bakıyorlar. Sürekli okuyorum nazar değmesin diye. Kucağımıza aldığımızda omuzlarımıza yapışıyor uğuldanarak tükrüğe boğuyor. O anlar o kadar güzelki saatlerce dinleyebilirim bana sarılarak uğuldanmalarını. Canım bebeğim maaşalah kilosu gayet iyi şimdilik sadece anne sütü alıyor hala ama dedim ya çok hevesli yeni tatlara. Su, domates suyu, turşu, pastırma, mandalina, çay, çikolata, elma...
diline değdirdiğimizde devamınıda isteyen bir bebek. Bu arada ailelerimiz Yavuz a bir şeyler yedirmeye o kadar meraklılar ki yukarıda saydığım şeyleri hep onlar tattırdılar. E fazla ileri gitmeden onlarıda kırmadan izin verdik bazen. Heves ediyorlar iki günlüğüne gidiyoruz yanlarına zaten kırmak istemiyoruz. Ama bende bu aylarda karşı değilim artık. Oğlum tanısın bilsin mandalinanın kokusunu:) Altıncı aya doğru doktorumuzda tavsiye ederse zaten yoğurt, muhallebi gibi ek gıdalara da başlamak istiyorum. İnşallah benim bebeğim yemek seçmeyen biri olur. Ben öyleyim gayette memnunum insanlarda benden bu konuda memnun diye düşünüyorum. Öbür türlü zor ve sıkıcı.

BU HİKAYEDEN BENDE DE VAR!

Aslinda hikaye degil bunlar gercek!
10.11.2014 aniden uyandim gece ve bebegim ne halde bakmak istedim. Babasi arkamdan geldi askim cok enteresan ya nasil hissettin cok acayip dedi neyi diyorum cok acayip hissediyosun valla dedi. Ama neyi dedim. Onun gozune uyku girmenisti zaten gec gelmisti isten. Ve bebegim uykusunda uguldanirken bende yatak odasindan ona "anneeem" diye cevap vermisim . Kendime gelince banada enteresan ve tuyler urpertici geldi. 
Bunun gibi birkac tane daha var. Yine bir gun gece oglum kucagimdayken uyuya kalmistim cok iyi hatirliyorum yada oyle zannediyorum... Uyandigimda bebegim yanimda uzanmis yatiyordu. 

Notlar: 
20.11.2014
5. Ayimiz bitmek uzere oglum el hareketlerine dahada onem veriyor. Elime tekrar tekrar uzanip inceliyor. "Gel babasi gel gel gel " yapmaya basladik oglumla:)
Bu ay da damaklarinin sertlesmesinden dolayi isirmaa hareketlerin artmisti en rahat benim sasparmagimi  emiyor ve isiriyor
Sertlesen damaklarini cigneme hareketi yapar gibi birbirine vuruyor


26 Ağustos 2014 Salı

Oyun Zamanı :)

Özellikle sürekli değişen ve gelişen tepkilerinden bahsetmek istiyorum oğlumun. İlk ayinda sadece benimle iletisime geçen emmek ve uyumak isteyen oğlum, şuan babasının ve diğer insanların farkında onların konuşmasına ve surat ifadelerine şaşkınlıkla bakıp takip ediyor ve gülüyor. Bütün gün benimle olduğundan evde sıkılıyor olsa gerek görüntülü olarak babasini aradigimda sesini duyunca kafayi kaldirip gozlerini aciyor ve agu nun disinda ilginc konusma sesleri cikararak ona gulumsuyor. 
Birde oyun halisi hikayemiz var. İlk ayindan beri oyun halisina yatirdik ve gozlemledik uzerindeki cesitli oyuncaklarin gun gectikce daha iyi farkina vardi ve konusma sekilleri ses tonu farkli farkli olmaya basladi. İlk haftalarda 2- 5 dk arasi ancak kaliyorken oyun halisinda suan yarim saatten fazla bile kaldigi oyalandigi oluyor. Gorme ve duymanin disinda artik yakalama ve tutma olayina gecmis bulunuyoruz. Oglum buna benim saclarimi yakalamakla baslamis olup oyun halisindaki kelebegin iplerini tutup cekmekle devam ediyor. Anakucagina alip taktigimiz singirakli  benekli inegini de cok seviyor bazen ben gulduremiyorum onun gibi:)) onu gorunce adeta dunyasi degisiyor. Suan her halini videoya alma ve fotograflama derdindeyiz. O kadar cabuk gelisiyor ve gozle gorulur sasirtici degisiklikler gosteriyor ki hic bir halini kacirmak istemiyorum. 

25 Ağustos 2014 Pazartesi

Bebeğimle Hayata Yeni Bir Başlangıç (2. Ay)

SUzun zamandır yazamadım. Malum bebeğimle ilgileniyorum. Kolay değilmiş o kadar da yada ben biraz zorlandım bilemiyorum. Eskiler nasılda peş peşe çocuk yapıp birde üzerine dünya kadar iş yapıyorlarmış anlayamadım.

Bebeğim şuan ikinci ayını doldurdu ve o da ben de yeni yeni kendimize geliyoruz. Şöyle ki: Bebeğim çok şükür sağlıklı dünyaya geldi. Her şeyi de normal, olması gerektiği gibi. Sarılık sorunu yok, beslenme sıkıntısı yok. Bütün değerleri normal. Gel gör ki eve geldikten sonra hiç şaşmadan iki saatte bir kalkması, uykusuz geçen gecelerin, günlerin üzerine emzirmedeki bazı sıkıntılar (can acısı vs.) her şeyi altüst etti. Birde yanında destekçin yoksa Allah yardımcın olsun. Sağ olsun eşim hem çalıştı hem bizimle ilgilendi. Hastanesiydi, beziydi koşturdu... Ama yetmiyor... O işteyken siz bütün gün
uykusuz kalmış, vücudunuz kırgın, kollarınızda derman yok, evde yemek pişmiyor, karnınızı doyuramıyorsanız, duşa bile giremiyorsanız ve bebek hala ağlıyorsa sinir stres artıyor ve bunalım geçirebiliyorsunuz. Halbuki yanınızda bir kişi bile olsa arada bir bebeği tutup pışpışlasa, altını değiştirse, yemek yapsa; sizde o sırada uyur kendinize gelirsiniz. Sütünüz artar. İlk iki hafta annemler ve kayınvalidemler yanımdaydı aynen böyleydi ve rahattım. Hastane çıkışında kendimi çok güçlü hissediyordum. Hiç bir ağrım sancım yoktu. Emzirme ne kadar acı çektirse de bebeğimin yüzüne gülebiliyor ve onunla konuşuyordum. Yalnız kalınca maalesef bunlar olamıyor! İnsanın elinde değil çıldırmamak. Şimdi anladım lohusa kadının 40 ı çıkmadan neden yalnız bırakılmaz! Önemli bir nokta görmemezlikten gelmemek lazım. Bence bir lohusa kadının yanında kalmak ve ona yardımcı olmak çok büyük sevap. Neyse ki geldi geçti... Oğlumun kırkını da uçurduktan sonra epeyce bir rahatladı o da bende. Emme sıklıkları hala aynı, boyu uzamaya ve kilo almaya hızla devam ediyor benim Tosuncuğum. Uykusuz kalsam da en azından neye ne zaman neden ağladığını artık biliyorum. Birinci ayında boyu 56 cm kilosu 4300 lerdeyken ikinci ayında (21.08.2014) 5450 boyu 58 cm. Çok şükür her şey yolunda. Doktorumuz fazlasıyla beslendiğini durumunun gayet iyi olduğunu söyledi. Sağlık ocağında ise 20.08.2014 tam ikinci ayımızda verem aşımızı olduk. Bunun yanında karma aşı ve bir aşı daha yapıldı. Çocuğum delik deşik oldu. İçim parçalandı. Hele o ağlama sesleri  yok mu yalvarır gibi :( Neyse ki annesinin kucağında hemen sakinleşiverdi. Bu da benim en büyük mutluluğum oldu <3


Notlar:
İlk hastalogi gaz probleminden sonra 15 agustosda bronsiolit oldu. 

İkinci ayin baslarinda artik bizi takip etmeye ve konustugumuzda gulmeye basladi

24 agustos 2 aylik oglum yere basmak icin sabah sabah dikti bizi ayaga israr ediyor can atoyor cok hareketli sirt ustu yatirimca kiziyo ve agliyo

Oglum 2.ayinda tam 5. Bucuk kilo 21 agustos
Oglum 3. Ayi bitti 7 kilo boyu 64 cm

Oglum 4.ayini bitirdi 7 kilo 500 gram 64 cm   
20.10.2014 boy olcumunde bir sıkıntı var
Oglum  saglik ocagi degerlendirmelerine gore 7 kilo 800 gr 68 cm 27.10.2014


12 Temmuz 2014 Cumartesi

Doğum Hikayem

 Aslında hissetmiştim o gün. İçimde doğuma yönelik tuhaf duygular vardı tabi bu tarif edilemez simdi. 20 haziran : biz bu aksam doğuya tayinleri çıkan arkadaşlarımızla vedalaşmak için toplandık. Gayet keyifli bir akşamdı. Doğuma dair herhangi bir belirti yoktu. Beni görenler "sen daha doğurmadın mı", "artık çocuğu yollarda doğuracaksın" gibi laflar ederken bende en ufak sancı bile yoktu. Gecemiz bayağı uzun sürdü eşim ve arkadaşları her zaman ki gibi bir araya geldiklerindeki en büyük zevklerini gerçekleştirmek için bizden izin istediler. Bense onların oyunları bitene kadar arkadaşımın evinde kaldım; yorgunduk hemen yatışa geçtik. Saat tam üç buçuk ve ben birden gözlerimi açtım sancı, ağrı herhangi bir şey yok ama ben anlamıştım sanırım vakti gelmişti. Hemen esimi aradım ve gelmesini istedim. Anadolu yakasına geçmek için yola koyulduk. Belli etmesek te ikimizde telaş yaptık.

18 Haziran 2014 Çarşamba

Klasik Müzik Aşkına

Bebeklerin anne karnındayken bir çok şeyin farkında oldukları artık kesin. Anne babasını bile doğdukları andan itibaren seslerinden kokularından tanıyor, tentene değince sakinleşiyorlar.
Bebeklerin anne karnında öğrenmeye başladıkları artık kanıtlanmış ve hatta onlarla 9 ay boyunca konuşulması, ilgi gösterilmesi, onları sakinleştirici müzikler dinletilmesi konusunda bir çok tavsiyeler verilmiştir. Özellikle klasik müzikler dinletilmesi konusundaki tavsiyeler çok fazla.
Müzik dinletme konusunda sıkıntımız yok. Müzik dinlemeyi seven biri olarak oğluşum da benle beraber dinliyor. Şimdilerde klasik müzikle takılıyoruz. Bebeklerin doğduktan sonra hırçınlıklarını aldığı, onları yatıştırıp sakinleştirdikleri kanıtlanan bu tarzı dinletmeye başladım. En çok da Brahms "lullaby" eserini sevdim tavsiye ederim. Ben bile bununla uyuyorum :D

12 Haziran 2014 Perşembe

Dolap Kulpları

Bebek odası dolap kulpları konusunda seçenek çok. Biz de denizci modellerle mavi odamıza biraz renk kattık. Bu kulplar internetten, mobilyacılardan ve birçok yerden sipariş verebilir. Ben yine internetten bulduğum Modoko yakınlarındaki bir dükkandan buldum. Boyutunu sağlamlığını çeşitlerini gidip kendim görmek istedim. Eşime bu konuda çok hayranım. İşten gelip birde bu isteklerimi yerine getirmek için yollara düşüyor . Her şey bebeğimiz için :)


Küçük Ayrıntılar İle Büyük Güzellikler


Bebek odası ile uğraşmak o kadar güzel ki! Belki mükemmel, çoğunun hayran kalacağı ürünler alıp oda dizaynı oluşturamadık ama biz her karesini büyük bir heyecan ve coşkuyla düzenliyoruz. Tam bir oğluş odası olduğunu düşünüyoruz :)

Bakar mışşınıjj ne kadann tatlıı!!! Bu tabloyu eşim çok beğenip aldı ve bebeğimin odasına da çok yakıştı. (English Home) Tek başına da güzel ama altına üstüne biraz daha renkli tablolar alsam daha şık duracak gibi...









Perde Seçimi

Bebek odası perdesi konusunda aslında çok da güzel fikirler yok piyasada. Ya da şöyle düzelteyim erkek bebek odası için perde bulmakta biraz zorlandım. Son olarak aradığımızı English Home da bulduk. İki kanat perde ve ortasına tül yaptırdık. Model olarak bize çok sevimli geldi. Hem değiştirdiğimiz dolap kulplarıyla da gayet uyumlu olmuştu. Odamız pudra mavi ve sadece düz mavi tercih etmenin boğucu olacağını düşündüğümüzden zemin renginin krem tonlarında olmasını tercih ettik. Siparişimiz 15 gün içinde bize teslim edildi. Perdeler takılınca oda daha bir bebek odası oldu :)

KURABİİİİ MAN :)

Bebeğimin yeni nevresimlerini paylaşıyorum sizinle. Çünkü paylaşmaya değer bu küçük adamın sevimli "kurabiye adam" nevresim takımını...



Son Ay Sevgili Haziran 2 :)

Sık sık gerçekleştirilen doktor kontrollerinden sonra oğlumuzun biraz rahat olduğu ve son gününe kadar beklemek istediği anlaşılıyor. Her hangi bir problem olmadığı sürece bende onunla beklemekten zevk duyarım zaten.  Benim doktorum gayet soğuk kanlı olduğu için bir sorun görmediği takdirde ağzından lafları cımbızla çekip alıyorum :). 

Bu zamana kadar doğum ile ilgili en ufak bir ayrıntı düşünmedim. Günler kala endişelenmemek elde değil. Ne kadar normal bir süreç olsa da buna sebep çoğunlukla hareketlerinin azalmış olması. "İki saat de bir 10 defa hareket etmezse şüphe duyun ve doktorunuza başvurun" gibi internet bilgilerinin Dr. Kerime Hanım 24 saat içerisinde 10 kere hareket etmiyorsa gel demesinden sonra şoka uğradım. Bir daha sordum ve teyit ettim :). Emin olmak için.  Çünkü psikolojim hep 2 saat e odaklı olduğu için 10 u tamamlamayınca moralim bozuluyordu. Bu günkü randevudan sonra içim rahatladı. Benim oğluşum gayet de tamamlıyor bu rakamı. Sancıda çıkmadı. Kalp atışları da normal. Şuan tek düşünmem gereken  doğum kanalına henüz inmemiş olması. Bunun için bol bol yürüyüş önerdi. Ayrıca çok su içmem gerektiği bilgisini verdi.

10 Haziran 2014 Salı

Fındık Dolu Kolimm...

Sevgili arkadaşım Neslihan ben ve bebeğim için bir şeyler göndereceğini söylemişti. Kargom dün gelmiş. Komşuya bırakmışlar. Oda akşam koliyi bana teslim etti.

Görünce koliyi çok sevindim. Yani fındık olduğunu tahmin etmiştim ama içinde yok yok. Çok lezzetli ürünler göndermiş canım arkadaşım. Tabii hemen koliyi açıp tadına baktık eşimle ;)


Ordudan gelen bu enerji dolu ürünler gerçekten muhteşem ve taze. Bol bol yiyeceğim. Son haftalarımda bebişime yarasın :D bana değil...

Canım arkadaşıma teşekkürler...

2 Haziran 2014 Pazartesi

Son Ay Sevgili Haziran :)

Tekmelerini ve bizi şaşırtan hareketlerini çok özleyeceğim bebeğimin. Seslere karşı ilgisi yüksek. Özellikle eşimin sesini duyunca onunla konuşunca tepki veriyor ve uzun süre hareketli kalıyor. Ayrıca ışıklar kapalı olup sadece bilgisayar yada tv ışığı varsa hareketleri artıyor. Bir de herkeste olduğu gibi yemeklerden sonra, tatlı herhangi bir atıştırmada.

Fakat artık hissediyorum o da daralıyor küçücük yerde beni de daraltıyor oğluşum. Nefes almakta güçlük çekiyorum. Sırtüstü yatamıyor sürekli sağa sola dönmek zorunda kalıyorum. Oturma pozisyonumda bile nefes almakta zorlanıyorum. Bazen sinirlerim geriliyor :/ .

Hediyelerimiz

Hediyelerimizde gelmeye başladı... Oyun halısı konusunda henüz erken olsa da birçok araştırma yapıyordum sonra bir süre aklımdan çıkıvermiş. Tam o sırada eşime doğum günü hediyesi olarak iş arkadaşlarından sevimli mi sevimli bir hediye geldi. Zaten kendisinin de surat ifadesinden anlaşılıyordu. "Hiç böyle bir hediye beklememiştim. Çok hoşuma gitti" dedi. Artık hediyelerimiz doğacak olan bebeğimizle ilgili olmaya başladı :D.  İşte fotoğrafları :


 
Oyun halımız üzerinde çıngırağı, aynası ve çeşitli sesler çıkaran oyuncakları mevcut. Renkleri de çok hoşuma gitti. Üzerinde değiştirme kartı vardı fakat ben çok beğendiğim için değiştirmeye gerek duymadım.                                                                        
El emeği göz nuru bebeğimin ilk hediyesi de Sevgili Gülşah ablamdan . Baykuş desenli bu bebek battaniyesinden ördü sağ olsun :)
 
Ayakkabı ya da patik henüz almamıştık. İlk ayakkabı hediyemiz de İlker abiden geldi. Bayıldım...
 
 
Kucuk bebeklere takmaya bayildigimiz aksesuarlardan bi hediye var sirada.. Oğluşumun dayilarindan ve anneannesinden adının yazdığı guzel bir künye ayni zamanda arkadaşım Selmadan şirin bir nazarlık 😍

23 Mayıs 2014 Cuma

Bebek Bakımı İle İlgili Endişelerim

Aslında hiç de endişe etmemeliymişim. Çünkü karşıma o kadar çok açıklayıcı bilgiler içeren kaynak çıkıyor ki tüm sorularıma cevap alabiliyorum. Hamilelik aşamasındaki karşılaştığım karşılaşabileceğim tüm sorunlarla ilgili, bebek bakımıyla ilgili çok güzel bilgiler içeren önerilerde bulunan web siteleri, dergiler, facebook haber kaynakları ve kitaplar var.

Hamileliğimin başından beri bana

Bebek Şekeri Hazırlığı

Oğluşumun tekmelerini özleyeceğimden eminim. Ama son bir ay kala insan vücudu ağırlaşıyor ve günlerin hemen geçmesini istiyor. Bu güzel günleri anmak ve gözümüzde tekrar canlandırmak adına bol bol fotoğraf çekmeyi ihmal etmedik.

Hamilelik süresince çalışmayan biri olarak evde bebeğinizin odası, kendisi için daha başka ne yapabilirim düşünceleri alıyor bol bol. Bu süre içerisinde bende tepe lambası, perdesi, rafı, bebek şekeri ve hediyesi için bayağı bir araştırma yapma fırsatım oldu. İyi de oldu hemen gidip fazla bakınmadan bulduğunuz ürünü alıp geliyorsunuz.

15 Mayıs 2014 Perşembe

8. Ayda Bebeğim (15 Mayıs 2014)

Gerçekten vücut kendini artık doğuma hazırlıyor sanki... Hamile bir birey olarak aşama aşama hissettiriyor Rabbim. İlk aylarda daha ne olduğunu algılayamazken 8. ayda karnınızda neredeyse konuştuğunuzda size karşılık veren bir insanın olduğunu hissediyor ve bunu tam anlamıyla kavrıyorsunuz. Çoktan anne olmuşum bile... Seviyorum bebeğimi onunla konuşmayı ve ilgilenmeyi... Onunla birlikte ders çalışıyor(kitap okurken ayrı bir enerjisi olan bebeğimin  içimde aşırı dürtmelerini unutmayacağım:), internette geziniyor, müzik dinliyor ve babamızı bekliyoruz. Yani yalnız değilim :D

7. Ayında Bebeğim (25 Nisan 2014)

Yaz meyvelerinin çıkmasını beklerken, hayalini kurarken oğlumda içerde kocaman oluyor:) Sağa yatsam tekme sola yatsam tekme... Bebeğim gittikçe daha da kuvvetleniyor. Kemikleri sertleştiği için içerideki hareketleri tuhaf ama yine de hiç bitmesin istiyorum :) Geceleri sürekli uyanmam dert değil! İşi bıraktığım ve tüm gün evde olduğumdan  "uykusuz kaldım" gibi şikayetlerimin üzerini örtüyor. Çünkü zaten sürekli istirahatteyim. Uyku düzenim tabii biraz bozuldu ve gece 2 den önce uykum gelmiyor. Sabahları da neredeyse öğle saatinde uyanıyorum. Tüm gün yaptığım tek şey bebeğimin eksiklerini tamamlama planlarıyla geçiyor.

6. Ayında Bebeğim(21 Mart 2014)

İşte size kocaman bir ayaakk:D Bebeğim benim nasılda güzel duruyor.
Bebeğimizin olacağını öğrendiğimiz günden beri canım kocam ve ben yediklerimizin organik olmasına özen gösterdik fakat elimizden geldiğince işte... Marketlerden artık kutu süt, yoğurt almıyoruz. Güzel bir mandıra bulduk ve hemen taze taze inekten sağıp elimize verdikleri sütü eve getirip birazını içmelik süt olarak ayırıp gerisini mis gibi yoğurt mayaladık. Neden daha önce yapmadıysak :(  Mükemmel bir lezzet ev yoğurdunu çok özlemişiz. Aynı şekilde sebzelerimizi de olabildiğince taze almaya çalışıyoruz. Meyvelerden bu sene hiç bir tat alamadım kivi hariç.
Bu aydan itibaren yediklerime daha da dikkat etmem gerekli çünkü bebek artık benim tabağımdan direkt olarak besleniyor. Doğru besinlerle, küçük

5. Ayında Bebeğim (20 Şubat 2014)

5 Şubat saat 23:00 gibi... Bebeğimin tekmelerini hissediyoruuuuum. İçimdeki sağa sola savrulan gaz birikintisi mi kas hareketlerim mi diye günlerdir düşünürken sonunda ilk gün öyle bir ben buradayım dedi ki yavrucum, onun tekmelerini tekrar hissedeyim diye neredeyse o gece hiç uyumadım. Kendi kendime gülmeye başladım o gece nöbette olan eşimi arayıp hemen bu anı paylaştım :)
Artık bebeğimin hareketlerini hissedebiliyorum. Hissedemediğim zamanlarda hep ultrasonla iyi olup olmadığını görmek kalp atışlarını duymak istyordum. Şimdi artık sırt üstü uzanmam yeterli oluyor. Çünkü en çok yemek yedikten sonra ve sırt üstü dinlenme pozisyonunda hareketleniyor. Babasının ve annesinin sesini şimdiden tanısın diye konuşuyoruz oğluşumla çok eğlenceli:) her tekmesi bizi güldürüyor.

Ve renkli doppler zamanı... 24. haftamda çektirdiğim renkli doppler de radyoloji uzmanı doktorumuz 40 dk boyunca ayrıntılı bir şekilde bebeğimi inceleyip ölçümlerini yaptı. Uzun bir süre yüzünü iki koluyla gizleyen ve ışıktan rahatsız olan bebeğim sonunda yukarıda gördüğünüz asil pozunu verdi :) Çok şükür her şey yolunda görünüyor. Sadece suyum biraz üst sınırlardaymış. Onu da önümüzdeki ayda şeker yüklemesi yapılarak şekerden kaynaklanıp kaynaklanmadığına bakılacak.
Not: 2 gün sonra kendi doktorum suyumun düzelmiş olduğunu söyledi.
Bu arada hiç iştah konusuna değinmediğimi fark ettim. Yemek konusunda ilk aylar dahil hiç bir tiksintim olmadı. Maşallah her şeyden yedim. Özellikle kış aylarında hamile kaldığım için ayva ve nar çok tükettim. Balık olabildiğince yemeye çalıştım. Bol yeşillik ve bakliyat tükettim. Kuruyemiş vs. Ama kiloları da aldım tabii. 4. ayımdan önce 1 kilo , 1kilo artan ağırlığım 4. ayımdan sonra 3 kilo 3kilo oldu. Neden? Çünküü :) ekmek ve pirinci çok az tüketen ben bebeği bahane ettim ve onlardan da bol bol tüketmeye başladım. Sevgili doktorum  bir uyarı yapmasaydı hala devam ediyor olacaktım. 59 kilo ile başladığım hamileliğime 5. ayımda 72 kilo ile devam ediyorum. Son üç ayda asıl kiloların alınacağı söyleniyor. Bu demek oluyor ki hamileliğini 10-12 kilo ile noktalayanları tebrik ediyoruuuuzz :))

Notlar: 
5 subat tekmelemeye basladiii elimi koydugumda tekmeler hareketler hissedilmiyor.

Bebegim 5. Bucuk haftalik ve onunla ilk sinemam benim dunyam :)) 25.10.2013


21.02.2014 22.hafta 5.ay ilk hafta renkli ultrason cektirdik bebisimin yuzunu herseyini daha net gordum.


4. Ayında Bebeğim (27 Ocak 2014)

Evet sonunda cinsiyeti öğrendik :) Bebeğimzin cinsiyetini çok merak etmeme rağmen biraz ağırdan aldık aslında. Normalde 14. haftada da bakılabilen cinsiyetine biz 16. haftada gittik. Beklemek çok zor :).
Hamileliğimin ilk ayları boyunca hep "senin bebeğin kız olur, bnce kız, ay kız olsa senin gibi olur" vs yorumrla karşılaştım ve hiç erkek yorum almadım. İnternette olsun gezerken bakındığım bebek mağazalarnda olsun farkında olmadan kız kıyafetlerine bakmışım. Bunu bebğimin cinsiyetini öğrendikten sonra fark ettim.
 Hep "Sağlıklı doğsun da kız erkek fark etmez" dedik. İşte o an geldi ve cinsiyeti belli olmuştu gayet netti "Erkek" :) Küçük erkeğimiz. Ben yine sulu göz:) Eşim artık bana alışmıştı neyse ki.

3. Ayında Bebeğim ( 5 Aralık 2013)

Üçüncü ayımızdayız. Bebeğimin kalp atışlarını her duyduğumda gözlerim doluyor. İşte sanırım burada da annelik duygusunun çoktan başladığını anlıyorsunuz. Aylık kontrolümüzde bebişimin her yerini doktorumuz inceliyor ve her şeyin normal gittiğini söylüyor. Ama ben yine sulu göz :) Bu aralarda aşırı duygu yoğunluğu yaşadım.

2. Ayında Bebeğim (Kasım 2013)

Artık merakımız giderildi. Kesenin içi dolmuş :) Malesef bu ay ultrason görüntülerini bulamadım. Görüntüdeki fotoğraf aralığın başındaki gelişimini gösteriyor. Bebeğim biraz büyümüş ve serçe parmağının bir boğumu kadar bile değil. Fakat bizde

1. Ayında Bebeğim (24 Ekim 2013)

İşte size bebeğimin anne karnındaki ilk görüntüsü :)). "Henüz sadece kesecik var bebeği göremiyoruz" diyen doktoruma :